NACE Kod Rehberi Kocaeli Ticaret Odası Kocaeli Chamber Of Commerce
Alt ceza uygulaması, disiplin amir ve kurulları tarafından değerlendirilmesi gereken bir durum olduğundan, açık bir takdir hatası yoksa yargı denetimi yapan mahkemelerin sicilleri getirterek bizzat inceleme yapıp alt ceza uygulanıp uygulanmamasına müdahale etmemeleri gerekir[392]. Alt ceza uygulaması konusundaki değerlendirmeyi disiplin amir ve kurulları yapmalı, yargı organları da bu konuda kullanılan takdiri denetlemelidir[393]. Maddesine göre, Jandarma Genel Komutanlığı ve Sahil Güvenlik Komutanlığında çalışan Devlet memurların en üst disiplin amiri İçişleri Bakanı ve İçişleri Bakanlığı Müsteşarı’dır. Bağımsız birimlerde ise, amirlik görevini asaleten veya vekâleten yürüten en az binbaşı rütbesindeki subaylar disiplin amiridir. Soruşturma ile görevlendirilen kişiler, soruşturmayı tamamladıklarında, TSKDY’nin 18. Bu belgeler ise; Olay raporu, memurun savunması, varsa tanıkların ifadesi, memurun görevli olduğu birlik komutanının kanaat raporu ve memurun disiplin safahatını gösterir belgedir. Memurun kendini savunabilmesi için idarenin hangi bilgi ve belgelere dayandığını da bilmesi gerekir. Diğer bir ifadeyle savunma hakkı bilgi alma hakkını da gerektirir. Bilgi alma hakkı ise failin soruşturma dosyasını görme hakkını içerir.
- Kaçma teşebbüsü haberinin doğru olarak alınıp alınmadığı disiplin mahkemesince değerlendirilecektir.
- Maddedeki kriterler aranacak ve kişi özgürlüğünün ihlal edildiği kabul edilerek, AİHSnin 5.
- Maddesindeki yargı denetimi yasağı kapsamında değildir.
Örneğin, adam öldüren bir kişinin fiilinin aynı zamanda kasten yaralama suçunu da oluşturmasına rağmen sadece adam öldürme suçundan dolayı cezalandırılması gibi. Başkan ve üyelerin en az bir yıl kıta veya askeri kurumlarda hizmet görmüş olmaları, taksirli suçlar dışında bir cürüm ile hükümlü bulunmamaları, sanığın astı olmamaları ve başkanın en az yüzbaşı rütbesinde bulunması şarttır (477 SK m.4)\. Gizliliğinize ve güvenliğinize öncelik veriyor, güvenli bir oyun ortamı sağlıyoruz. mostbet türkiye\. Disiplin mahkemesinin usule uygun oluşturulmaması halinde, verilen karar kanuna mutlak aykırı sayılır[298]. Seferberlik ve savaş halinde teşkilatında disiplin mahkemesi kurulan komutan veya askeri kurum amiri, disiplin mahkemesince verilen cezanın yerine getirilmesini, hükümlünün askerliğinin bitimine veya seferberliğin sona ermesine veya barışa kadar geri bırakabilir. AsCK’da şahsi hürriyeti tahdit eden cezalar[245] ağır hapis[246] ve hapis ve kısa hapis olarak sayılmış, kısa hapis cezaları da göz hapsi ve odda hapsi olarak belirlenmiştir. Subay, astsubay, Milli Savunma Bakanlığı ve Türk Silahlı Kuvvetlerinde görevli Devlet memurları, uzman jandarma ve uzman erbaşlar hakkında, dört haftaya kadar göz hapsi cezası verilebilmektedir. Erbaş ve erlerin 24 saat kışlada bulunmaları zorunluluğu zaten bu cezanın infazını imkansız kılmaktadır. Askeri Mahkemece feri ceza olarak rütbenin geri alınması cezası TSK’dan çıkarmayı gerektiren suçlardan mahkumiyet hallerinde[242] erbaşlar hakkında uygulanır.
Ancak, memurun hangi fiillerinin bu suçu oluşturacağı konusunda standart ölçüler bulunmamaktadır. Bu durumda ister sicil amiri ister disiplin amiri olsun fark etmemektedir. Ancak görev dışında amire hal ve hareketleriyle saygısız davranmak bu suçu oluşturmaz[187]. “Arkadaşları arasında söz veya fiilleri ile hoşnutsuzluk yaratanlar 1 aya kadar oda veya göz hapsi ile cezalandırılırlar” (477 SK m.57). Maddesi, nöbet görevlerinin aksatılmadan yürütülmesi gibi bir amaçla kabul olunmuştur[151]. Bu suçun faili “nöbetçi” sıfatını taşıyan kimsedir. Nöbetçi, nöbet hizmetinin yapılması için görevlendirilen şahıstır. İçHizK bakımından rütbe ve statüsü ne olursa olsun nöbet hizmeti ifa eden herkes nöbetçidir. İçHizK’nun 76/1 maddesine göre, nöbet; askerlikte müşterek hizmetlerin yapılmasını ve devamını sağlamak için, bu hizmetlerin belli bir sıra ve süre ile asker kişiler tarafından yapılmasıdır.
AYİM’de açılan davalarda, disiplin amiri tarafından disiplin tecavüzü kabul edilen eylemin gerçekte bir disiplin suçu oluşturup oluşturmadığı, apaçık ve bariz bir sakatlık bulunmadığı sürece denetlenmemektedir. AYİM bu hususun denetlenmesinin “yerindelik” denetimi olacağını, yerindelik denetiminin ise 1602 sayılı Kanunun 21/2. Maddesi gereği yapılamayacağını belirtmektedir[825]. AYİM kararlarında eylemin disiplin tecavüzü olup olmadığının belirlenmesinde disiplin amirlerinin geniş takdir yetkisi bulunduğunu kabul etmektedir[826]. Bu noktada hemen belirtelim ki, amirin eleştirisinin ve özellikle azarlamasının tabiatı icabı ancak sözlü şekilde yapılabileceği düşünülebilir ise de, disipline taalluk etsin etmesin astın hatalarının yazılı olarak da gösterilebileceği kabul edilmelidir. Bu bakış açısından, Askeri Ceza Kanununun 165 ve 171.
DMK memurlara soruşturma dosyasını görme hakkı tanımamıştır. Kanun sadece hakkında memurluktan çıkarma cezası istenen memurlara sicil dosyası hariç soruşturma dosyasını inceleme hakkı tanımıştır (m.129/son)[352] . Disiplin soruşturması sonunda dava açılmasını gerektirir yeter sebepler bulunmazsa kovuşturmaya yer olmadığına karar verilir. Dava açılmasını gerektirir yeter sebepler varsa bir iddianame ile disiplin mahkemesinde dava açılır (m.15). Maddesine ek cetvelde Disiplin cezası verebilecek rütbeler arasında Milli Savunma Bakanı da sayılmıştır. Bu nedenle MSB.lığı Karargahında çalışan asker/sivil tüm personelin disiplin amiridir. Cezanın infazı ise disiplin amirinin ceza kararını maaş mutemetliğine göndermesi ve kararda ayrıca bir infaz zamanı belirtilmemişse ilk aybaşında belirtilen oranda aylıktan kesinti yapılmak suretiyle yapılır. İster ast olsun, ister üst olsun tüm memurlar idarenin bütünlüğünü koruyacak düzeyde uyumlu çalışmak zorundadır.
Örneğin, kıyafeti bozuk bir şekilde ve şapkasız olarak bina dışında dolaşan bir maiyetiyle karşılaşan disiplin amirinin herhangi bir soruşturma yapmasını gerektirecek durum yoktur[310]. Milli Savunma Bakanı, soruşturma yapan müfettiş tarafından düzenlenen ve düşüncesini de kapsayan evrakı inceler. Elde edilen sonuca göre hazırlık soruşturması yapılması için izin verilmesine veya disiplin cezası tayinine yahut evrakın işlemden kaldırılmasına karar verir (357 SK m.25). Belirtilen düzenleme nedeniyle TSK’da görevli tüm askeri hâkimlerin (yüksek mahkemelerin üyeleri hariç) disiplin amiri sadece Milli Savunma Bakanıdır. TSK’dan çıkarılan personel, bu statünün kendisine sağladığı sosyal ve ekonomik olanaklardan mahrum kalmaktadır. Netice olarak ayırma disiplin cezası sonucunda personelin ve ailesinin temel hak ve özgürlükleri dolaylı da olsa etkilenebilecektir.
Aksine davranışta bulunan memurlara, uyarma cezası verilebilecektir[179]. Ağırbaşlılık, ahlaklı, kişilikli ve karakter sahibi olmayı gerektirir. Söz konusu kavramlar göreceli olmakla birlikte herkes tarafından kabul görmüş bir çerçevesi vardır. Örneğin, sivil vatandaşlar açısından ahlaklı, onurlu ve vakar sahibi olma ayrı, Devlet memurları açısından ayrı değerlendirilir[176]. Hakarete uğrayan astın olay anında görevli ve hizmet esnasında bulunması ve suçun TCK’da da yaptırıma bağlanmış bulunması suçun vasfını değiştirmemektedir[150]. Suçun faili, üst ve amir konumundaki asker kişilerdir. Ayrım yapılması fiili bir durum olsa da, aralarında bir astlık-üstlük ilişkisi yoktur[138]. Eşyanın kullanma süresini doldurmuş olması, değer kaybını gerektirirse de, hizmette kullanıldığı sürece bu eşya bir değer ifade edeceğinden, böyle bir eşyanın kaybı veya hasara uğraması halinde de bu suç oluşur[133]. Muvazzaf askerler (subay, astsubay, uzman jandarma, uzman erbaş, erbaş ve erler), hizmette bulunan yedekler, askeri okul öğrencileri (askeri mükellefiyet altında bulunmayan lise, ortaokul ve dengi askeri okul öğrencileri hariç) bu suçların faili olabilirler. TSK’da çalışan Devlet memurları ve işçiler bu suçların faili olamazlar[118].
Nitekim AYİM aynı gerekçelerle, Yüksek Askeri Şura kararıyla disiplinsizlik nedeniyle ayırma işleminin iptali istemli davanın ve yine oda hapsi disiplin cezasının iptali istemli davanın inceleme kabiliyetinin olmadığına karar vermiştir[565]. Askeri Yüksek İdare Mahkemesi oda hapsi disiplin cezasının iptali istemiyle açılan bir davada bu görüşü benimseyerek AİHS ile iç hukuk çatışmasının, yasa – sözleşme çatışması değil Anayasa – Sözleşme çatışması olduğuna oyçokluğuyla karar vermiştir[564]. 477 Sayılı Disiplin Mahkemeleri Kuruluşu , Yargılama Usulü ve Disiplin Suç ve Cezaları Hakkında Kanun ile , As.C.K.’da yer alan “Disiplin tecavüzleri” ve “Disiplin Kabahatleri “ dışında , ayrı bir “Disiplin suçları “ kategorisi yaratılmıştır . Maddede tarif edilmiş[550] ve kanunun oda ve göz hapsi cezası ile cezalandırdığı eylemler disiplin suçu olarak kabul edilmiştir. Kanunun disiplin suçu olarak cezalandırdığı eylemler 47-61/A maddeleri arasında yer almaktadır. Anayasa’nın 72.maddesindeki düzenleme, diğer maddelere göre özel hüküm mahiyetine sahiptir. Hukuk düzenimize göre, her Türk erkeği, askerlik söz konusu olduğunda hem bizatihi kendisi hak ve borç sahibi, hem de devlet ve diğer bireyler karşısında yükümlü konumundadır. Daha açık bir ifadeyle, zorunlu askerlik gerek askerlik hizmetini talep ve yararlanma hakkından, gerekse kamu görevlisi sıfatıyla diğer hakların ödevlisi olmasından kaynaklanan üst üste ve birlikte bir yükümlülüktür. Biz, zorunlu askerliğin temel hak ve hürriyetlerle ilişkisini bu bağlamda askerlik hizmetinin öznesi ve diğer hak ve hürriyetlerin nesnesi olarak ele almaktayız. AİHS yürürlüğe girdikten sonra gelişen yeni durumlara göre kabul edilen ek protokoller ile hakların sınırları genişletilmeye çalışılmıştır. 18 Mayıs 1954’ de yürürlüğe giren 1 no’lu ek protokolde mülkiyet hakkı ile ilgili düzenlemeler yapılmıştır.
Ancak suçtan zarar gören bir kişinin objektif olamayacağı ve dolayısıyla da suç ile ceza arasındaki adil dengeyi suçlu aleyhine kullanabilme ihtimalinin kuvvetli olduğu göz ardı edilmemelidir. Hukukun genel bir ilkesi de hiç kimsenin kendi davasında yargıç olamayacağı (nemo judex in causa sua) ilkesidir[331]. Bu nedenle faili doğrudan doğruya kendisi cezalandırmayıp disiplin mahkemesine sevk etmesi daha uygun olacaktır. Emniyet ve asayiş ile kamu düzeninin korunmasını sağlayan silahlı askeri bir güvenlik ve kolluk kuvveti olan jandarma, eğitim ve öğrenim bakımından Genelkurmay Başkanlığına, emniyet ve asayiş işleri ile diğer görevlerin ifası yönünden İçişleri Bakanlığına bağlıdır (2803 SK m.4). Jandarma personelinin mülki, adli ve askeri görevleri bulunmaktadır (2803 SK m.7). Jandarma personeli askeri görevlerinde askeri yargıya, mülki ve adli görevlerinde ise adli yargıya tabidirler. Maddesinde istisnai bir düzenlemeye yer verilmiştir. Jandarma personelinin mülki görevleri sırasında disiplin cezasını gerektiren fiilleri[330] ortaya çıktığında valiler il jandarma komutanından; kaymakamlar ise ilçe jandarma komutanından gereken cezanın verilmesini talep ederler. Böyle durumlarda bunlar hakkında askeri mevzuat çerçevesinde gerekli işlemleri yaparlar. Dolayısıyla mülki görevler nedeniyle de olsa, jandarma personeli AsCK’ya göre disiplin amiri tarafından cezalandırılabilecektir.
İtiraz mercii, hükmü veren disiplin mahkemesinin bir üstü olan disiplin mahkemesidir. Buradaki üst disiplin mahkemesi, emir ve komuta bakımından bağlılığa göre değil, Genelkurmay Başkanlığınca yayımlanan adli yetki bağlantısına göre belirlenir. Üst disiplin mahkemesi bulunmayan MSB Müsteşarlığı ile Genelkurmay Başkanlığı Teşkilatında Kurulan Disiplin Mahkemelerinin kararlarına karşı yapılan itirazı, itiraz edilen karara katılmayan ve onlardan daha kıdemli olan başkan ve üyelerden kurulu yeni bir kurul inceler. Buna rağmen uygun nitelikte başkan ve üye bulunmazsa, en yüksek komuta makamından itibaren sıra ile aşağı derecelerdeki komuta mevkilerinde bulunan subaylar başkan ve üye olarak görevlendirilirler (477 SK m.31/2). Disiplin cezaları hakkında cezalı tarafından yapılacak şikâyet üzerine karar vermeye yetkili amir, bu kararın verileceği zamanda cezayı vermiş olan amirin bir derece üstü olan disiplin amiridir (AsCK m.188/4). Kanun koyucu bu düzenlemeyle, ceza verildiği anda şikâyeti incelemekle yetkili amirin herhangi bir şekilde görevi başında bulunmadığı durumlarda (atama, izin, emeklilik gibi) şikâyetin yerine gelen kimse tarafından incelenmesine imkân sağlamıştır. Maddesinde, disiplin cezasına karşı idari başvuru (itiraz) için, “şikâyet” kavramı kullanılmıştır. “Şikâyet” kavramının sözlük anlamı, hoşnutsuzluk belirten söz veya yazı, sızlanma, yakınma, birinin yaptığı yanlış bir iş veya davranışı daha üst makamdakine bildirme[429]; hukuki anlamı ise, takibi şikâyete bağlı olan suçlarda mağdurun Cumhuriyet Savcılığına takibata başlaması için müracaatta bulunması[430] olarak tarif edilmektedir. 657 SK’da aksine bir düzenleme olmadığından, disiplin amiri soruşturma kararını verdikten sonra bizzat kendisi soruşturma yapabilir[337]. Disiplin cezası verecek kişinin disiplin soruşturmasını da yapması durumunda objektif karar verilmeyeceği söylenebilir[338].